Sanat Terapisi ve Dijital Teknoloji: Dijital Sanat Terapisi

Dijital sanat terapisi, terapistlerin danışanlara sanat oluÅŸturmada kısmen kullanmada kullandığı dijital kolaj, illüstrasyonlar, filmler ve fotoÄŸraf dahil olmak üzere “teknoloji tabanlı medyanın her ÅŸekli” olarak tanımlanabilecek sanat terapisi yöntemlerine ve malzemelerine göreceli olarak yeni bir yöntemdir. terapi sürecinin “(Malchiodi, 2011, s.33). Bilgisayar klavyelerini ve ekranları veya görüntü iÅŸleme için diÄŸer teknolojik cihazları tedavi baÄŸlamında kullanan tüm faaliyetleri içerir. Elektronik iÅŸleme (bilgisayarlar veya tablet cihazları) gibi görüntüleri ve elektronik yöntemleri, fotokopi, film yapımı, videoya çekme ve fotoÄŸrafçılık gibi tek bir reflektör cihazından sayısal kameralara ve akıllı telefonlara kadar çeÅŸitli tekrarlamalarda üretmek, deÄŸiÅŸtirmek ya da manipüle etmek için kullanılan ekipman da spektrumun bir parçasıdır. sayısal sanat terapisi metodolojileri. Bu teknolojiler, ancak ÅŸu anda popüler olan bu formlarla sınırlı deÄŸil: uygulamalar ve çeÅŸitli imaj oluÅŸturma ve film düzenleme yazılımları formları; animasyon; oyun, sanal gerçeklik (VR) ve katılımcı ortamlar; tablet teknolojisi; hafif boyama;yapay zeka ; ve dijital öykü anlatımının yanı sıra diÄŸer tekno-medyalar.

Dijital teknolojinin ve medyanın varlığı, yaratıcı ifade, iletiÅŸim ve aÄŸ oluÅŸturma becerilerini katlanarak geniÅŸletti; bu ilerlemeler hızla ortaya çıkmaya devam ederken, sanat terapisti arasında dijital teknolojinin pratiÄŸe etkileri ve uygulamaları hakkında artan bir merak ve tartışma da bulunmaktadır. Bu büyük oranda birkaç faktöre baÄŸlı. Artık sadece bir bilgisayar ekranı aracılığıyla deÄŸil, aynı zamanda kiÅŸisel cep telefonları ve diÄŸer kompakt cihazlar aracılığıyla da imaj oluÅŸturma ve iletiÅŸim için geniÅŸ bir dijital ekipman ve yazılım mevcut. Bir sonsuz çeÅŸitli boyama ve çizim uygulamaları kullanarak görüntü oluÅŸturabilir veya basitçe çeÅŸitli kolaj yazılımı, uygulamalar veya çevrimiçi programlar yoluyla görüntüleri manipüle edebilirsiniz. ÖrneÄŸin, Kullanıcı dostu fotoÄŸraf geliÅŸtirme yazılımı ve uygulamaları (bu yazıda Word Photo uygulama görüntüsüne bakın) ve kullanıcıya görüntüleri “kullanma” ve “manipüle etme” için “klibi” saÄŸlayan 21’inci ilerlemeler yoluyla önceden var olan görüntüleri dönüştürmek son derece kolaydır sanatta ifade. Kolayca eriÅŸilebilen çevrimiçi fotoÄŸraf ve film düzenleme yazılımı ve giderek eriÅŸilebilir cihazlar (bilgisayar kamerası, cep boyutunda film kameraları ve akıllı telefonlar gibi) hem fotoÄŸraf çekebiliyor hem de film çekimleri yapabiliyor. Şu anda her yerde bulunan YouTube, yalnızca on yıl önce hayal edilemeyecek kadar çok video imkânı üretti. Bu geliÅŸmelerin tümü, sanat terapistleri ve her yaÅŸtaki bireyle yapılan çalışmalara sanat temelli yöntemler uygulayan diÄŸer kiÅŸiler arasında ilgi uyandırdı.

Sanat dünyası dijital teknolojiyi imaj oluÅŸturma sürecinin önemli bir parçası olarak benimsedi. Günümüz sanatçıları, VR, robotik, yapay zeka ve çeÅŸitli dijital görüntü iÅŸleme yöntemlerini çalışmalarına katıyorlar; ÅŸu anda toplum ve kültür üzerinde büyük etkisi olan teknolojileri entegre ediyorlar. Bu hızla ortaya çıkan sanat formları sadece sanatçıları “sanat malzemesi nedir” sorusunu geniÅŸletmeye deÄŸil, aynı zamanda sanat terapistlerine ve sanata dayalı medyayı terapötik amaçları karşılama ve kendini ifade etmeyi geliÅŸtirenler için nasıl etkilediÄŸini de etkiliyor . Kısacası, sanat terapisinin “paleti”, daha “düşük teknoloji” materyal olarak tanımlanabilecek olanlardan, kendini ifade ve iletiÅŸimin dijital formlarına doÄŸru geniÅŸledi.

Ayrıca, artık herhangi bir uygulayıcı, giderek artan sayıda sanat terapisi danışanın dijital medya ve aÄŸ ile günlük olarak etkilenmekte ve yeralmakta olduÄŸunu göz ardı etmek zordur. BaÅŸka bir deyiÅŸle, sayısal medyanın ve ağın psikososyal deneyimlere ve bireylerin dünya görüşlerinde teknolojinin rolüne nasıl katkıda bulunduÄŸu bölümlendirmek mümkün deÄŸildir. “Dijital yerliler” olarak bilinen bir grup oluÅŸturan genç danışanlarla (özellikle 1980 sonrasında dünyaya gelen, teknolojiye eriÅŸebilen topluluklarda ve kültürlerde yaÅŸayan bireyler) çalışırken bu durum özellikle çocuklara müdahale edenlerin dijital teknolojinin olanaklarını, zorluklarını ve kısıtlamalarını anlar. Bu, bilgisayarların dijital dilinin “ana dili” olan kuÅŸak, video oyunları, Ä°nternet ve sonunda sosyal medya. Buna karşılık, (benim gibi) sanat terapistleri, 1980’den önce doÄŸan ve yetiÅŸkin olarak dijital iletiÅŸim ve cihazlarla tanışan sayısal göçmen olarak bilinen azalan azınlığın bir parçası olabilirler. Dijital yerlilerin ortaya çıkışı doÄŸrudan sanat terapisi hizmetlerini etkilemekle kalmaz, aynı zamanda sanat terapisi eÄŸitiminin teknolojiye ve sosyal aÄŸ platformlarına meraklı gelen tüketicilere uygulanmasını da etkiler.

Tags: No tags

Leave Your Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *