Risk alamamak maddesini incelerken öncelikle Neden risk alamıyorum? Sorusu ile başlayalim
Risk almak, yapılacak davranışınizin olumlu sonuçlanması ile ilgili elinde yeterince kanıt yokken bir eylemde bulunmak. Tdk’nın tanımı ile zarara uÄŸrama tehlikesidir.
Insan yapısı itibari ile acıdan kaçma zevke yönelimi olduğunu gözönünde bulundurursak sırf zarara uğramamak için riskten kaçtığını söyleyebiliriz. Peki o zaman insan zihninin yaratici yönü nasıl hayat bulacak hayatımızda yer alacak. Yani Ne olduda yaratıcı yönümüz daha az baskın olmaya başladı. Ses çıkarmamaya başladı
Sanırım güvende olma ve sevdiklerimizi güvende tutma çabamız biraz iÅŸlevinin dışına cıkmış gibi duruyor. Bununla ne demek istiyoruz, neyi kastediyoruz? Insan sırf guvende olmak ve sevdiklerini guvende tutmak için elinden geleni yapıyor. “Onları koruyor”. ‘Ayilar sevdiklerini severek öldürür’ misali ebeveynlerimiz, sevdikleriniz hep bizi daha risksiz eylemleri yerine getirmek konusunda eÄŸittiler ve bundan dolayı kendileri ile gurur duydular çünkü neredeyse hiç zarar görmüyorduk ve onlar hiç üzülmüyordu. Bu durum bizimde hoÅŸumuzu gitti. Çünkü bizde güvende kalıyorduk ve bu duygu en çok sevdigimiz duygulardandi. Bu ÅŸekilde davranmak, eylemde bulunmak süreçle beraber alışkanlık haline geldi. Büyüdük ve acıya olan toleransımız düştü. Daha az risk daha fazla garanticilik haklarımızı ve sınırlarımızı korumamız gereken yerlerde bile susmamiza neden oldu. Ä°ÅŸ yerinde daha fazla iÅŸe daha az paraya çalışmaya devam ettik. yeni hobileri denememeye baÅŸladık. OturduÄŸumuz evi deÄŸiÅŸtirmedik vb
Bireyin sıklıkla riskli davranışlarda bulunması ruh sağlığı açısından istenilen bir durum değildir. Ama hayatın monoton olarak devam etmemesi için gerekli olan riskleri göze alma ruh sağlığı için istenilen bir durumdur.
Hayatınızı bazı değişiklikler ile daha güzel hale getirebilirsiniz
Psikolog, psikoterapist, şişli psikolog, Mecidiyeköy, psikolojik danışmanlık merkezi, osmanbey, fulya, çocuk, aile, sosyal fobi, kaygı, özgüven, okb, obsesif kompülsif bozukluk, okb, obsesif kompülsif kişilik bozukluğu panik atak, çekingen kişilik bozukluğu, Avrupa yakası, hipnoterapi, cinsel terapi
[…] Aslında her baÅŸlangıçla beraber bir son da gelir. Bir ÅŸeye baÅŸlayabilmek, baÅŸlamak onun bitme ihtimalini de kabul etmeyi içerir. […]