manzara

şizoid Kişilik Bozukluğu nedir / belirtileri, nedenleri, tedavisi

şizoid Kişilik Bozukluğu nedir / belirtileri, nedenleri, tedavisi

şizoid kişilik bozukluğu olan kişiler nadiren onlarla ilgili yanlış bir şey olduğunu hissederler. Semptomlar sosyal ilişkilere ve sınırlı bir duygusal ifade aralığına ilgisizdir.

şizoid Kişilik Bozukluğu Tanımı

Sözcüğün kişiliği, derinden kökleşmiş davranış kalıplarını ve bireylerin kendilerini ve dünyayı nasıl algıladıklarını, kendilerini nasıl algıladıklarını ve düşündüklerini anlatır. Kişilik özellikleri, geniş bir yelpazede sosyal ve kişisel bağlamda sergilenen çevre ve kendini düşünen, düşünen ve düşünen kalıcı kalıplardır. Bir kişilik bozukluğu, kişinin kendi kültürünün beklentileri, esnekliği ve yaygınlığı, ergenlik dönemindeki bir başlangıç ​​ya da zaman içinde erken yetişkinlik istikrarı ve işleyişte veya içsel sıkıntıda önemli bozulmalara yol açan belirgin bir iç deneyim ve davranış modeline sahiptir. Kişilik bozuklukları maladaptif davranışın atipik bölümleri, izole değildir.

şizoid kişilik bozukluğu, sınırlı sayıda duygusal ifade ve deneyim ile sosyal ilişkilere kayıtsızlık örüntüsüdür. Bozukluk, erken yetişkinlik döneminde insanların yakın ilişkilere sahip olmasını engelleyen sosyal ve duygusal ayrılıklarla kendini gösterir. Onunla insanlar günlük yaşamda işlev görebilir, ancak başkalarıyla anlamlı ilişkiler geliştirmez. Bunlar tipik olarak yalnızdırlar ve hayvanlara ekleri oluşturmanın yanı sıra aşırı hayal kurmaya eğilimli olabilirler. Diğerleri dayanılmaz bulabilecekleri yalnız işlerde iyi yapabilirler. Bozukluğun şizofreninin başlangıcı olabileceğini gösteren kanıtlar ya da sadece çok hafif bir formu vardır. Şizofreni oluşmadıkça şizoid kişilik bozukluğu olan kişiler gerçekle temas halindedir.

şizoid Kişilik Bozukluğu belirtileri

  • Varsa, birkaç aktivitede zevk alır
  • Aileniz de dahil olmak üzere yakın ilişkiler istemez veya sevmez
  • Görünmez ve müstakil görünür
  • Diğer insanlarla önemli iletişimi içeren sosyal aktivitelerden kaçınıyor
  • Hemen hemen her zaman tek başına faaliyetler seçer
  • Başka biriyle cinsel deneyimlere çok az ilgi gösterme ya da hiç ilgi duyma
  • Yakın akrabalar dışında yakın ilişkiler eksikliği
  • Övgü veya eleştiriye kayıtsız
  • Duygusal soğukluğu, kopmayı veya düzleştirilmiş etkiyi gösterir.
  • Havasında küçük gözlemlenebilir değişiklikler sergiliyor

şizoid kişilik bozukluğu olan kişiler gerçekle bağlantıyı sürdürürler. Ayrıca, erkeklerin bu bozukluğa sahip olma olasılığı kadınlardan daha yüksektir.

şizoid Kişilik Bozukluğu Nedenleri

Kişilik bozukluklarının nedeni bilinmemekle birlikte, hem genetik hem de çevrenin gelişiminde rol oynadığı düşünülmektedir. Bazı akıl sağlığı profesyonelleri, sıcaklığın ve duyguların yokluğunun görüldüğü kasvetli çocukluğun, bozukluğun gelişimine katkıda bulunduğuna inanmaktadır. Şizofrenik ailelerde şizoid kişilik bozukluğu için daha yüksek bir risk, bu bozukluğun gelişiminde genetik yatkınlık olduğunu düşündürmektedir.

şizoid kişilik bozukluğu olanlarda şizofreni yoktur, ancak şizofrenide aynı risk faktörlerinin çoğunun şizoid kişilik bozukluğuna neden olabileceği düşünülmektedir.

Teşhis değerlendirmesi

Psikolojik bir değerlendirme yapılabilir ve tanılara anket ve kişilik testleri yardımcı olur. Semptomlar, teşhis edilecek şizoid kişilik bozukluğu için sadece bir epizod sırasında görülmemelidir.

şizoid Kişilik Bozukluğu Tedavisi

şizoid kişilik bozukluğunun tedavisi konusunda çok az araştırma yapılmıştır. Bu kısmen, bu tanıya sahip insanların tipik olarak yalnızlık yaşamaması ya da yakın ilişkilerden hoşlanan insanlarla rekabet etmemesi ya da kıskanmasıdır.

Bu bozukluğu olan kişiler nadiren tedavi ararlar ve hangi tedavilerin işe yaradığı hakkında çok az şey bilinir. Konuşma terapisi etkili olmayabilir, çünkü şizoid kişilik bozukluğu olan kişiler başkalarıyla iyi ilişkide zorluk çekmektedir. Bu nedenle tedavi, başlangıçta azalan kapasite veya sağlık uzmanı ile ilişki kurma arzusu nedeniyle zor olabilir. Bir müdahaleci olmayan destek grubu, yalnızlık duygularını ve sosyal etkileşimlerin ve yakın ilişkilerin korkularını hafifletebilir. Bireysel terapi, çoğu durumda, göreceli olarak etkisiz olduğunu kanıtlamıştır ve sıklıkla, hastalığı tamamen ortadan kaldırmaya çalışmak yerine, acil koşulları geçici olarak ele almaktadır.

İlaçlar

şizoid kişilik bozukluğu için ilaçlar genellikle önerilmemektedir. Bununla birlikte, bazen bozukluğa bağlı aşırı anksiyete durumlarının kısa süreli tedavisinde kullanılırlar. Genellikle diğer insanların korkusundan kaynaklanan anksiyetenin varlığı, ilgili şizotipal kişilik bozukluğunun tanısının daha uygun olduğu anlamına gelebilir.

Psikoterapi

Uzun süreli güven düzeyine başarılı bir şekilde ulaşan bireysel terapi, belirli bir şizoid kişilik bozukluğu vakalarında, hastalara yanlış arkadaşlık algılarını özgün ilişkilere dönüştürmek için bir çıkış yolu sağlayarak yararlı olabilir. Bir terapist-danışan ilişkisi geliştikçe, bir hasta hayali arkadaşlıklar ve bağımlılık terörlerini ortaya çıkarmaya başlayabilir. Bireysel psikoterapi, hasta ve terapist arasındaki gerçek ilişkinin oluşumunu yavaş yavaş etkileyebilir.

Kötü tedavi sonuçları ve uzun tedavide ortaya çıkan maliyetler nedeniyle uzun süreli psikoterapi uygulanmamalıdır. Bunun yerine, terapinin, kişinin hayatındaki mevcut baskı sorunlarını ya da streslerini hafifletmek için basit tedavi hedeflerine odaklanması gerekir. Bilişsel-yeniden yapılanma, hastanın davranışlarını olumsuz yönde etkileyen belirli açık ve akıl dışı düşünceleri ele almak için uygun olabilir. Bu tedavi planı tedavi başlangıcında açıkça tanımlanmalıdır. Kararlılık ve destek, şizoid kişilik bozukluğundan muzdarip biriyle iyi tedavi için anahtardır. Şizoid kişilik bozukluğu olan kişiyi “boğmaya” dikkat etmeli ve olası “harekete geçme” davranışlarını tolere edebilmelidir.

Grup terapisi potansiyel olarak etkili başka bir tedavi şeklidir, ancak genellikle iyi bir başlangıç ​​tedavisi değildir. Hastalar başlangıçta terapi grubundan çekilse de, sıklıkla konfor seviyesi yavaş yavaş belirlendiğinden katılımcı olarak büyürler. Bu tanı ile insanı gruptaki diğer kişiler tarafından eleştirilmekten koruyan terapist tarafından korunan hastalar, destekleyici bir ortamda sosyal iletişim kurarak mahremiyet korkuları kazanma şansına sahip olurlar.

Ciddi ruhsal bozuklukların sosyal sonuçları – aile kesintisi, istihdam ve konut kaybı – bazen kalamitozdur. Resmi tedavi sisteminin ötesinde mevcut hizmetler de dahil olmak üzere kapsamlı tedavi, semptomları iyileştirmek, iyileşmeye yardımcı olmak ve damgalamayı gidermek için çok önemlidir. Kendi kendine yardım programları, aile öz-yardım, savunuculuk ve barınma ve mesleki yardım hizmetleri resmi tedavi sistemini tamamlar ve tamamlar. şizoid Kişilik Bozukluğu

[psp_business id=all show_name=true show_desc=true show_img_logo=false show_img_building=false]
şizoid Kişilik Bozukluğu
şizoid Kişilik Bozukluğu

ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU

[fruitful_tabs type=”vertical” width=”100%” fit=”false”] [fruitful_tab title=”TANIMI VE TARİHSEL KÖKENLERİ”]

ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Şizoid kişilik bozukluğu olanlar yakın ilişkiler kurmaktan ve topluma karışmaktan çekinirler.

İçe dönük, yalnız, duygusal olarak soğuk ve mesafeli kişilerdir. Genelde yalnız yaşamayı yeğlerler. Başkalarıyla birlikte olmaktan zevk almazlar.

Duygularını da kolay kolay belli etmezler. Sevinçlerini ve üzüntülerini dışarıdan anlamak zordur. İzole bir yaşam sürerler.

Yüz ifadeleri donuktur. Eğlenmekten ve sosyal aktivitelerden kaçınırlar. Sırdaşları ve arkadaşları yoktur. Ancak birinci dereceden akrabalar yakın arkadaşları olabilir.

[/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”DSM ÖLÇÜTLERİ”]

Şizoid Kişilik Bozukluğu Tanı Ölçütleri
A. Aşağıdakilerden dördünün (ya da daha fazlasının) olması ile belirli, genç erişkinlik döneminde başlayan ve değişik koşullar altında ortaya çıkan, sürekli, toplumsal ilişkilerden kopma ve başkalarıyla birlikte olunan ortamlarda duyguların anlatımında kısıtlı kalma örüntüsü:

• (1) ailenin bir parçası olamadığı gibi, ne yakın ilişkiye girmeyi ister, ne de yakın ilişkilere girmekten zevk alır
• (2) hemen her zaman tek bir etkinlikte bulunmayı yeğler
• (3) başka biriyle cinsel deneyim yaşamaya karşı ilgisi olsa bile çok azdır
• (4) alsa bile çok az etkinlikten zevk alır
• (5) birinci derece akrabaları dışında yakın arkadaşları ya da sırdaşları yoktur
• (6) başkalarının övgü ya da eleştirilerine karşı ilgisiz görünür
• (7) duygusal soğukluk, kopukluk ya da tek düze bir duygulanım gösterir

B. Sadece Şizofreni, Psikotik Özellikler Gösteren bir Duygudurum Bozukluğu, başka bir Psikotik Bozukluk ya da Bir Gelişimsel Bozukluğun gidişi sırasında ortaya çıkmamaktadır ve genel tıbbi bir durumun doğrudan fizyolojik etkilerine bağlı değildir.

Şizoid Kişilik Bozukluğu Tanı Koydurucu Özellikler
• Şizoid kişilik bozukluğunun başlıca özelliği yaşam boyu toplumsal ilişkilerde çekingenlik gösterme, yakın ilişkiler kurmaktan kaçma ve sosyal ortamlarda duygularını anlatmada yeterli olamama örüntüsüdür.

• Bu bozukluk genç erişkinlik döneminde başlar ve değişik koşullar altında ortaya çıkar. Şizoid kişilik bozukluğu olanlar içe dönük kişilerdir ve soğuk bir izlenim verirler.

• Davranışlarında uyuşukluk ve ilgisizlik vardır. Sessiz ve uzaktırlar. Çoğunlukla göz temasından kaçınırlar. Sosyal olmayan bir yapıları vardır. Önemli yaşam sorunlarına tepki vermezler ve pasif bir tavır takınırlar.

• Şizoidlerin birinci derece akrabaları dışında yakın arkadaşları ve sırdaşları yoktur. Yakın ilişkiye giremez ve girmekten zevk almazlar. Başka insanlarla zaman geçirmek yerine kendi başlarını kalmayı seçerler.

• Toplumdan uzak ve yalnız yaşamayı severler.
Kolay arkadaşlık kuramazlar. Çoğu kendi halinden memnundur. Kendilerini çekingen bulurlar. Sevinçleri, hüzünleri ve öfkeleri dışardan kolayca anlaşılmaz.

• Öfkelenme ya da neşelenme gibi duyguları nadiren yaşadıklarını söylerler. Öfkelenseler bile bunu dışa vuramaz ve bu duyguları yokmuş gibi görünürler.

• Başkalarının onlar hakkında ne düşündüğü ya da hissettiği onları fazla ilgilendirmez. Eleştiriler ve övgülerle ilgilenmezler. Başkalarının kendisini farklı algılamalarına rağmen bu konuda herhangi bir rahatsızlık hissetmezler.

• Toplumsal becerilerden yoksundurlar. İnsan ilişkilerinin az olduğu iş ya da hobileri vardır. Rekabetin olmadığı işleri tercih ederler. Tutkuları yoktur.

• Tek başlarına çalıştıklarında daha başarılı olabilirler. Genellikle tek bir konuya odaklanır ve başka bir şeyle ilgilenmezler.
• Cinselliğe karşı ilgisizdirler, cinsel istekleri nadiren belirir ve bu yüzden genellikle evlenmezler.

• Direkt olarak duygularını belli etmeseler de iç dünyasında aşırı duyarlıdırlar. Konuşmaları yavaş ve tek düzedir.

• Sorulan sorulara kısa ve net cevaplar verirler. Ne demek istediklerini anlamak zordur.

• Hafıza fonksiyonları iyidir. Stresli oldukları durumlarda kısa süreli psikotik dönemler yaşayabilirler.

[/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”TİPLERİ/ÇEŞİTLERİ”] Tab 1 content place [/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”SIKLIK VE YAYGINLIK”]

Şizoid Kişilik Bozukluğu Epidemiyoloji (Görülme Sıklığı)

• Toplumun % 7,5’unu etkilediği öne sürülmektedir. Erkeklerde kadınlara oranla iki kat daha fazla görülür.
Gidiş ve Sonlanış

• Şizoid kişilik bozukluğu tüm kişilik bozuklukları gibi uzun sürelidir. Ancak yaşam boyu olması şart değildir.

[/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”BELİRTİLERİ VE NEDENLERİ”]

Şizoid Kişilik Bozukluğu Etiyoloji (Ortaya Çıkartan Nedenler)

• Şizoid kişilik bozukluğunun temeli erken çocukluk dönemidir. Erken çocukluk döneminde soğuk ve ilgisiz yaşayan çocuklarda, ileri dönemlerde ilişki ve kişilerarası bağlantıların önemli ya da gerekli olmadığı şeklinde bir düşünce tarzı gelişimi ile ilişkili olduğu söylenebilir.
• Çocukluk döneminde aile ilişkilerinin bozuk ve çarpık olmasıyla ve çocuğun yalnız olması, yaşıtlarıyla arkadaşlık kurmada sorun yaşamasıyla da ortaya çıkabilir. Araştırmalarda genellikle soğuk ve duygusal yönden fakir bir çocukluk bulunmaktadır.
• Genetik yanının olup olmadığı bilinmemektedir “Uzak ve soğuk anne babanın çekingen, kaygılı ve içe dönük bir çocukla ilişkisinin sonucu, şizoid bir birey olabilmektedir.” Çocukluk ve ergenlikte şizoid özellikler gösteren çocukların önemli bölümü ileride şizoid kişilik bozukluğu geliştirmektedir..

[/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”GİDİŞAT VE SONLANIM”] Tab 2 content place [/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”AYIRICI TANI VE EKTANILAR”]

Şizoid Kişilik Bozukluğu Ayırıcı Tanı
• Şizofreni ve şizotipal kişilik bozukluğuna karşıt olarak şizoid kişilik bozukluğu olanların şizofrenik akrabaları yoktur. Ve izole olsalar bile iş hayatında başarılı olabilirler.

• Şizoid Kişilik Bozukluğu olan kişiler, sosyal ilişki yoksunluğuyla ve sınırlı duygulanımlarıyla, Şizotipal Kişilik Bozukluğu ile benzerlik gösterirler, fakat Şizotipal Kişilik Bozukluğunun temel özelliklerinden olan bilişsel ve algısal bozukluklar, garip ve büyüsel inançlar yoktur.

• Paranoİd Kişilik Bozukluğu bulunan kişiler sosyal ilişkiden çekinebilirler, fakat bu durum, ilgisizliklerinden değil, başkalarınm düşmanlıklarından ve kendilerine karşı komplo kurulmasından korkmalarından ileri gelir.

[/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”KOMPLİKASYONLAR-İNTİHAR”] Tab 2 content place [/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”TEDAVİ”]

 Tedavi Yöntemleri

• Seçilecek olan tedavi psikoterapidir. Paranoidler gibi şizoidler de kendilerinden tedaviye gelmezler.

• Şizoid hastalar tedavinin başlarında uzak olsalar bile zamanla terapiste güven gelişince kendilerini ve kendi içinde yaşadıkları dünyayı anlatmaya başlarlar. “Tedavide amaç hastanın anlamlı yakın ilişkiler kurup kuramayacağıdır. Tedavinin ilk başlarında konusundaki korku ve arzuları araştırılır.

• Böylece hasta ve terapist ilişkilerde bir gelişme ya da ilişkilerden uzakta ancak gerçekle uyumlu bir hayat beklentisi içinde çalışmaya karar verirler. Terapiye sadıktırlar. Paranoidlerden farklı olarak grup terapisi uygulanabilir

• Grup terapisinde şizoid hastalar uzun süre sessiz kalırlar. Tedavi esnasında diğer insanlar tarafından kabul görünce ve zamanla grup üyeleri onun için önemli hale gelir. Sosyal bir ortam oluşabilir.” Buna ek olarak bazı durumlarda ilaç tedavisi de uygulanabilir.

Şizoid Kişilik;

• Kendilerine Bakışları: Kendi kendilerine yettiklerine ve yalnız yaşayabileceklerine inanırlar.Hareketli, bağımsız ve tek başına yapılan işlerde başarılı olacaklarını düşünürler. Kararlarını kendi başlarına verip sürdürebileceklerine inanırlar.

• Diğerlerine bakışları: Her işe burunlarını sokan, rahatsız edici. Yakınlığı, diğer insanların kendilerini kontrol edeceği bir durum olarak görürler.

• Temel şemaları: “Temelde yalnız biriyim.” “Diğer insanlarla yakın ilişkilerden pek hayır gelmez ve içinden çıkılmaz sonuçlara yol açar.” “Yakın ilişkiler özgürlüğümü engeller.“

• Fonksiyonel Olmayan İnançları: “Eğer çok yakınlaşırsam insanlar çengel atarlar.” “Tam anlamıylaözgür ve hareketli olmazsam mutlu olamam.“

• Stratejileri: “Çok yaklaşma.” “Mesafeni koru.” “Kendini verme.” “Olabildiğince diğer insanlardan uzak kal.” “Belli işler için biraraya gelip (mesleki faaliyetler, seks) daha sonra uzak dur.“

• Temel Korkuları: Sınırların belirsizleştiğine ilişkin herhangi bir işaretten çok rahatsız olurlar.

• Tipik Davranışları: Kendi halinde bir yaşam tarzı seçmek. Kimseye karışmamak, kimsenin sorumluluğunu almamak.

• Duyguları: Mesafelerini korudukları sürece hafif bir keder duygusu yaşayabilirler. Yakın bir ilişkiye zorlanırlarsa, anksiyeteleri çok artabilir. Histerionik kişiliklerin tersine, duygularını hiç birşekilde belli etmezler. Böylece etraflarında yoğun duygu yaşamazmış gibi bir izlenim bırakırlar.

[/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”VAKA/OLGU ÖRNEĞİ”]

Olgu Sunumu: YalnIzlIğI Seçen Bir Adam 

• Bay S., 38 yaşında bekar bir laboratuvar teknisyeni. Projelerde takım ruhuna uyum göstermekte zorlanmasından ötürü, bir akademisyen olan patronu tarafından gönderilmiş.

• Son 5 yıldır Bay S. laboratuvarda neredeyse tek başına çalıştığı bir projede görevli ve son derece başarılı. Bay S.’nin patronunun yakın bir zamanda aldığı yeni bir ödenek, Bay S.’nin görevine devam etmesine olanak tanıyor, fakat projenin geniş çapta büyümesini gerektiriyor. Bu nedenle Bay S.’nin patronu laboratuara yeni elemanlar almış ve Bay S.’nin onları yetiştireceğini düşünüyor.

• İşe yeni giren elemanların çoğu, Bay S.’nin birlikte çalışılabilecek ve bir şeyler öğrenilebilecek biri olmadığını söyleyerek, 3 hafta içinde işten ayrılmışlar. Hiçbir biçimde rehberlik etmediğinden, düşmanca ve küstahça davrandığından şikayet etmişler.

• Üçüncü kişinin de işten ayrılmasının ardından patronu Bay S. ile görüştüğünde, Bay S. uysal ve şaşırmış bir görüntü sergilemiş. Elinden geleni yapmaya çalıştığını ve şikayetlerin nedenini anlayamadığını söylemiş. Görevindeki değişiklikten dolayı sıkıntı yaşadığını ve kendisinden beklenenin ne olduğunu tam olarak bilemediğini kabul etmiş.

• Patronu eskiden beri Bay S.’nin çalışmasının titizliğinden ve doğruluğundan memnun ve onu kaybetmek istemiyor, fakat Bay S.’nin başkalarıyla birlikte çalışmayı ve onlara bir şeyler öğretebilmeyi becerememesi durumunda projesinin tehlikeye düşeceğinin farkında. Bu nedenle Bay S.’ye yeni görevleri ile ilgili olarak profesyonel yardım alması gerektiği söylemiş ve böylece Bay S. değerlendirmeye gelmiş.
• ilk görüşmede Bay S. kendisini başkalarıyla ilişkiye zorlandığında hep sıkıntılı ve uyumsuz hisseden, yalnızlığı seven biri olarak tanımlıyor. Ailesinden her zaman ayrı yaşamış.

• Yetişme çağındaki yaşantısını anlatması istendiğinde Bay S.’nin hiçbir zaman yakın bir dostu olmadığı, takımlara seçilmediği, hiçbir okul etkinliğine katılmadığı ortaya çıkıyor. Bay S. bu gerçekleri yansız bir üslupla tanımlıyor ve bütün bunlardan mutsuz görünmüyor.

• Hiç kimseyle flört etmemiş, hiç cinsel deneyim yaşamamış ve başka birinden böyle bir talep geldiğinde de istek duymamış. Bilime olan ilgisi, 13. yaş gününde aldığı bir kimya setiyle başlamış. O günden sonra, ilk gençlik yıllarını uzun saatler boyunca tek başına deneyler yaparak geçirmiş. Boş zamanlarını bilgisayar oyunlarıyla geçiriyor.

[/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”İLGİLİ VİDEO”] Tab 2 content place [/fruitful_tab] [fruitful_tab title=”KAYNAKLAR”] Tab 3 content place [/fruitful_tab] [/fruitful_tabs]